Öcalan’ı oku

Veysi SARISÖZEN yazdı —

  • Şu anda dünyanın her yerinde her milletten, her dinden, her kültürden insanlar Öcalan’ı okuyor. Okursan “nereden geldin, nereye gidiyorsun nereye gitmelisin” sorularına mutlaka bir cevap bulacaksın.

Oxford Üniversitesi profesörlerinden sosyolog-antropolog Felix Pabel, Abdullah Öcalan’ın “sosyolojiye paha biçilmez katkılarda bulunduğunu” söyledi.

“Paha biçilmez katkı” sözü çok büyük bir sözdür. Hele bunu bir akademisyen kendi alanı için söylediyse, bu söz çok daha büyük bir değer kazanır. Hiçbir akademisyen, hele yaşını başını almış, kendi alanında ün kazanmış bir akademisyen, sırf “dayanışma” adına böyle bir söz söylemez. Çünkü o akademisyen, Profesörlük seviyesine yükselirken, mutlaka sosyoloji alanında “yeni bir söz” söylemiş olmalıdır. Prof. Felix Pabel, “Öcalan sosyolojiye paha biçilmez katkı yaptı” dediği zaman, kendisinin bile söylemediği “yeni bir sözü” Öcalan’ın söylediğini ilan etmiş oluyor. Ancak mesele sadece “yeni bir söz” söylemek değildir. Bilimsel bakımdan değeri kuşkulu bir “yeni sözü” bir çok kimse söyleyebilir. Pabel “paha biçilmez katkı” demiştir.. Katkı demek, bilimsel bakımdan yeni bir aşamaya işaret eder, katkı yapmak sosyolojide yeni bir çığırın kapısını açmak demektir. Oxford’da dirsek çürütmüş bir akademisyenin bu saptamasına, hiçbir sosyolog burun kıvıramaz. Akademik ahlak bunu gerektirir. Demek oluyor ki, şimdi sosyoloji dünyasında, diğer akımların yapamadığı katkıyı yapan bir “Apocu sosyoloji”nin varolduğuna Prof. Pabel tanıklık etmiştir.

Böylece “Öcalana özgürlük, Kürt sorununa çözüm” mücadelesi politik alanın dışına taşmış, akademik dünyanın meselesi haline gelmiştir. Politik alanın dışına taşmak, politik alanın dışında olmak anlamına elbette gelmiyor. Politik olanın “bilimsel” karakter taşıdığını söylemek oluyor.

Marks nasıl “Kapital” adlı büyük eserine “metanın” analizi ile başladıysa, Öcalan da sosyolojik teorisini “klanla” başlatmıştır. Meta kapitalizmin bir “geniyse”, klan da toplumun başlangıç “tohumudur.” Marksist ekonomi kapitalist “kubbeyi”, meta denilen “habbenin” içinde keşfetmiş, Öcalan da insan toplumu denilen “kubbeyi”, klan denilen “habbenin” içinden başlayarak analiz etmiştir. Metodoloji ikisinde de bana göre “diyalektiktir.”

Hiçbir teorik ya da felsefi sistem bir kerede oluşmaz ve oluştuktan sonra donup katılaşmaz. Eğer bu teorik ya da felsefi sistem bilimsel bir sistem ise gelişmeye, yeni katkılarla değişmeye açık olacaktır. Öcalan sosyolojisi, Marksist sosyolojiyi, yani “tarihi materyalizmi”, kaba materyalist yorumlardan keskin şekilde kurtarmış, insan iradesine hükmeden “determinist aşamalar” yerine insan ve giderek kadın iradesinin belirleyici rolünü öne çıkartmıştır. Bu da “insanın ve asıl olarak kadının tarihe mahkumiyeti” dogmasını yıkmış, “düzene karşı insanın, erkeğe rağmen kadının , insanlığa değil, tarihe hükmedeceği” bir zamanın geleceğini müjdelemiştir. Klan yeni bir düzlemde, kapitalist moderniteyi aşacak ve “demokratik modernite” olarak yeni bir düzlemde doğacaktır.

Kadın yoldaşlar yanlışım varsa düzeltsin: Apocu sosyolojinin en yüksek aşaması, bana kalırsa Jineolojidir. Jineoloji, diğer teorik yönlerinin ve teorilerinin yanı sıra, sanıyorum ki, bir kadın sosyolojisi ve bir kadın sosyal-psikolojisidir. Bu bilimsel disiplin Öcalan’ın “erkek egemen toplum” çözümlemesinin sistemleştirilmesiyle inşa edilmiştir. Kadınlar inşa etmiştir. Bana öyle geliyor ki, Pabel Jineolojiden haberdardır ve belki de “Öcalan’ın paha biçilmez katkılarından biri” olarak Jineoloji çalışmalarını işaret etmiş olmalıdır.

Çalıştığımdan değil de, muhtemelen hocam, sosyolog ve büyük insan Oya Baydar’ın “torpiliyle” “genel sosyoloji sertifakasını” almış bir eski sosyoloji talebesi olarak bu konuda daha fazla “ahkam” kesmeyeceğim. Şuna işaret etmek istiyorum:

 Dağa çıkmak istiyorsan da, ovada siyaset yapmak istiyorsan da, bilime dalmak istiyorsan da Öcalan’ı oku. Çünkü şu anda dünyanın her yerinde her milletten, her dinden, her kültürden insanlar Öcalan’ı okuyor. Okursan “nereden geldin, nereye gidiyorsun nereye gitmelisin” sorularına mutlaka bir cevap bulacaksın.

Bu soruların cevabını merak etmiyor musun?

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.