Drone savaşları

Selahattin IŞILDAK Haberleri —

  • Kamikaze drone’ların aslında hassas güdümlü füzeler ile hedefe kilitlenmiş bir füze olduğunu anlıyorsunuz. Yani öyle çok üstün bir teknolojiye sahip falan değildi lakin, amaç- maliyet dengesi açısından bakınca çok ucuzdu.

Yakın gelecekten dönüp de değerlendirdiğimizde, bu dönem muhtemelen “drone savaşları dönemi” diye anılacaktır. 

Uzunca bir süredir kullanılıyor olsalar da özellikle  Ukrayna üzerinden Rusya ile yürütülen savaşta bizler çok yoğun bir şekilde drone kullanıldığına tanık olduk. Envai çeşitte ve özellikte bir çok irili ufaklı drone kullanılan görüntüler arasında dikkat çeken bir tanesi vardı ki; kamikaze drone diyorlardı buna. Ucunda takılı kameradaki görüntülerden hedefe nasıl yaklaştığını saniyeler içerisinde görüyor ve sonrasında ekranda siyah beyaz çizgiler olan bir kare ile kapanan bol miktarda video kaydı gördük. İran ile Ukrayna arasında gerilime de sebep olan bu drone tipi İran tarafından geliştirilmiş ve Rusya tarafından kullanıldığı için İran suçlanmıştı. İran ise, biz daha savaşa başlamadan önce birkaç prototip göndermiştik mealinde bir açıklama ile durumu geçiştirmişti. Oysa hali hazırda zaten Rusya o prototip kamikaze drone’un modifiye edilmiş ve Rusça isimlendirilmiş versiyonunun seri üretimine başlamıştı bile.

Biraz yakından bakınca bu kamikaze drone’ların aslında hassas güdümlü füzeler ile hedefe kilitlenmiş bir füze olduğunu anlıyorsunuz. Yani öyle çok üstün bir teknolojiye sahip falan değildi lakin, amaç- maliyet dengesi açısından bakınca çok ucuzdu. Yani kullanım amacı göz önüne alınırsa sanırım 25-35 bin dolar arasında bir fiyatta saldırı amaçlı belli bir koordinata kilitlenmiş bir şekilde gelen bu drone’u yüzbinlerce hatta milyonlarca dolarlık scud gibi vb. savunma sistemleri ile durdurmak elbette mümkün ama aradaki ekonomik fark uzun süre sürdürülemeyecek, devasa bir uçurumdur. Türkiye yanlış hatırlamıyorsam 2 batarya S-400 füzelerini iki buçuk milyar dolara almıştı. Sürüm hesabı yapılsa, aynı para ile (yanlış hesaplamadıysam) tanesi 25 bin dolardan 100 bin adet kamikaze drone eder. Dolayısıyla, ucuz olmasının yanısıra hem de taşınabilirlik konusunda da hafif olması gibi özellikleri de eklenince oldukça kullanışlı ve popüler bir drone haline geldi.

Rusya devlet başkanı Putin bile bir ara o kadar coşmuştu ki; “Lise düzeyinden itibaren bütün okullarda drone kullanımı dersinin temel müfredata girmesi gerek“ diyordu. Ucuz ama düşman hedeflerini oldukça etkili bir şekilde vurabilen, vurmasının engellenmesi için düşmana çok daha masraflı ve pahalı hava savunması kullanmak zorunda bırakan bir drone’du. Bu anlamda Rusya’da kitlesel drone üretiminin hızlandırılmasına imkan ve öncelik tanındı. Sanal medyada gördüğüm bir videoda 24 saat aralıksız üretim yapan kamikaze drone fabrikasında binlerce sıra sıra dizili halde bitmiş, kullanıma hazır kamikaze drone görüntüleri vardı… Sonra AKP-MHP iktidarının “oyun değiştirici” diye övündüğü kendi “yerli ve milli” olduğunu iddia ettiği drone’ların düşürülme görüntülerini gördük son olarak. Öyle gözüküyor ki bir süre daha bu drone savaşları dönemini yaşayamaya devam edeceğiz. Damadın şirketinin ürettiği Bayraktar2 isimli bir drone Ermenistan-Azerbeycan arasındaki savaşta 19 Ekim 2020 tarihinde düşürülmüş daha sonra inceleme raporu yayınlanmıştı. Raporda çok açık bir şekilde drone’un asli aksamlarının başta ABD olmak üzere en az 7 ayrı ülkeden temin edildiği belgeleri ile ortaya konulmuştu.(1)

Günlük haber taramalarını yaparken bir haber dikkatimi çekti dün. Daha doğrusu haberde ismi geçen şirketin adı dikkatimi çekmişti. ABD’li L3Harris Teknoloji şirketinin Kanada şubesi olan L3Harris WESCAM şirketinin düşürülen o Bayraktar2 modelinde gözetleme ve hedefleme sisteminin aksamını karşıladığını anımsıyordum. Haber tararken dikkatimi çeken bu şirketin ismiydi: L3Harris.

Habere göre(2); ABD ordusunun istemiyle, Ortadoğu’daki İnsansız Hava araçlarına karşı savaşmak amacıyla bir şirkete acil talimat verilmiş. L3Harris’in Araç-Agnostik Modüler Paletli ISR Roket Ekipmanı (VAMPIRE) sistemine benzer bir şekilde insansız hava araçlarını etkisiz hale getirmek için lazer güdümlü 70 mm’lik roketleri içeren bir anti-drone üretimi söz konusu. Haberin devamında ve ilgili video linklerinden açık bir şekilde anlaşılıyor ki, Ortadoğu’ya özel anti- drone silah geliştirilmekte. Üstelik videodan anladığımız kadarıyla da mobil, bir Toyota pikabın ardına doçka monte eder gibi monte edilebilecek kadar da uygun büyüklük ve ağırlıkta.

Haberi bir başka gazeteci arkadaşımla paylaştığımda bana “ne tuhaf aynı şirket hem drone üretimine katkı sunuyor hem de drone düşürmek için geliştirilen silaha” demişti. Kapitalizm böyle bir şey işte. Zehiri de panzehiri de istediği zaman istediği şekilde kullanıyor. Yeter ki o doyumsuz azami kâr tutkusu hiçbir zaman aç kalmasın.

1) Konuya dair daha ayrıntılı bilgi için linkteki rapora dair yayınlanan haberi okuyabilirsiniz. (https://hetq.am/en/article/134966)

2) (https://interestingengineering.com/innovation/us-forces-msi-eagls-middle-east?utm_content=289921320&utm_medium=social&utm_source=twitter&hss_channel=tw-564053183)

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.