19 aydır işkence görüyor

Diyarbakır cezaevi

Diyarbakır cezaevi

  • Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan Seda Baykan, hükümözlü olmasına rağmen tek kişilik hücrede tutulduğunu ve havalandırmaya yalnızca üç saat çıkabildiğini söyledi. Yaşadığı ihlalleri madde madde sıralayan Seda, uyarı amaçlı 5 günlük açlık grevi eylemine başladığını duyurdu. 

Tutsak Seda Baykan, yaşadığı hak ihlallerini mektup aracılığıyla Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) Amed Milletvekili Serhat Eren’e iletti. Eren, Shak ihlallerini Meclis gündemine taşıyarak Adalet Bakanlığına soru önergesi verdi. 

Seda Baykan’ın, yazdığı mektupta hak ihlalleri madde madde şöyle yer aldı:

* Hücrede tutulmamla alakalı gerçek gerekçeli kararı, bakanlığın kararını vermiyorlar. Hücrede keyfi olarak tutulmamın sonlandırılmasını ve koşullarımın iyileştirilmesini istiyorum.

* Tutuklandığımız ilk günden itibaren TCK 302’den aldığımız hüküm onanmış gibi bir koşulda zorla kalmaktayız. Her tutsak gibi asli haklarımdan yararlanmak istiyorum.

* Güvenlik soruşturması adı altında görüşçülerim kriminalize edilmekte ve fiilen bu hakkım yasaklanmaktadır. Bu hakkımı kullanmak istiyorum.

* Tüm tutsakların günlük kullanımında olan havalandırılmayı en az 10-12 saat kullanabiliyorken tarafıma verilen hak, üç saat ile sınırlıdır. O da yalnızca mesai saatleri içerisinde. Hücre camlarında bulunan ince sık dokunmuş teller içeriye hava girmesine engel oluşturmaktadır.

* Ağır tecrit insanlık suçudur o yüzden tecridin kaldırılması ve insanla temasın somutta sağlanmasını istiyorum. Bizim gibi 302’den hükümözlü olan tüm tutsaklar koğuşlarda kalmaktadır.

* Hiçbir mevzuatta bulunmayan, hücrelerde kalanlara uygulanan, kontrol adı altında, 7 gün 24 saat, her saat başı sistematik işkence uygulanmaktadır. Bu kontrol işkencesinin hepten son bulmasını istiyorum.

* İnfaz hakimlikleri, bilgisayardan otomatik kopyala yapıştır ile ret kararı vermektedir. 19 aydır hiçbir itirazım kabul görmedi.

* Geçen yıl Mayıs ayından itibaren, ‘ivedilikle’, ‘acil’ ibareli tüm görüşme dilekçelerimin olmasına rağmen hapishanede görevli savcı tarafından hiçbir dönüş yapılmamaktadır.

* Normal koşullarda anayasa ve birçok mevzuatta ‘süreli-süresiz yayın hakkımız’ güvence altına alındığı iddia edilse de tamamen yasakçı bir yaklaşımla gasp edilmektedir.

* Resim çizmek, karikatür çizmeyi öğrenmek, resim alanında kendimi geliştirmek için hapishane idaresine temin etmek istediğim kırtasiye malzemeleriyle ilgili yazdığımda reddettiler. Ailemin kargo ile gönderdiği de verilmedi.

* Ağır tecrit altındaki tutsaklığımda, insandan uzakta izole haldeki koşulların içinde tek insanla temas edebildiğim hak; haberleşme ve iletişim hakkıdır. Postanın fahiş fiyatları, mektuplaşmanın ağır aksak işletilmesi, gelen ve giden mektupların postalanma ve kişiye verilme sürelerindeki sınırsız keyfiyet ve karalama, sansür kararları tek iletişim aracımızı da kullanılamaz hale getirmektedir. RTÜK’e bağlı radyodan dinleyerek yazdığım kimi şarkı sözleri bile sansürlenmiştir.

5 günlük açlık grevi eylemi 

Bu keyfi tavır ve tutumun mahkum edilmesi gerektiğine işaret eden Seda Baykan, sözlerini şöyle sürdüdrüdü: “13 başlıkta gündemleştirdiğim haklı, makul ve insani taleplerimle alakalı olarak başta Adalet Bakanlığı ve Hapishane İdaresini uyarı amaçlı 5 günlük açlık grevine başlıyorum. 25 Mart-29 Mart tarihleri arasında. Bu maddeleştirdiğim başlıklarda somutta bir değişim ve koşullarımda bir iyileştirme olmadığında en ağır protesto hakkımı kullanacağım.”

 Baykan, 20 Nisan 2022’de Bursa E Tipi Kapalı Cezaevi’nde görevli gardiyanları taşıyan servis aracına yönelik saldırıyla ilgili tutuklanmıştı. Bursa’dan Amed’deki cezaevine sürgün edilen Baykan, gözaltına alınma sürecinden tutuklanmasına kadarki tüm süreçlerde işkenceye maruz kalmıştı. AMED

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.